YÖK’TE “GELECEĞİN MESLEKLERİ, MESLEKLERİN GELECEĞİ” ÇALIŞTAYI
GERÇEKLEŞTİRİLDİ
5 Kasım 2019 / Ankara
Yükseköğretim Kurulu tarafından dünyadaki yükseköğretimin planlayıcıları,
politikacılar ve iş dünyasını yönetenler ile paralel olarak, 21. yüzyılın
yetişecek bireylerini hazırlamak amacıyla yoğun ve entegre çalışmaların
yürütülmesine devam edilmektedir.
Ayrıca, yine YÖK tarafından günümüzde tüm mesleklerde sunulan “dijital çağ okuryazarlığı,
temel, bilimsel ve ekonomik teknoloji okuryazarlığı, dijital medya ve
ortamların kullanılması, etkili iletişim, heterojen gruplarla etkileşim,
büyük resim içinde davranabilme, esneklik ve uyum” gibi ana beceri ve
kavramlar özellikle takip ediliyor.
Bu bağlamda olmak üzere, yükseköğretim tarihinde ilk kez Yükseköğretim Kurulunca, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay’ın katılımıyla “Geleceğin Meslekleri,
Mesleklerin Geleceği” başlıklı bir kongre gerçekleştirildi.
Kongreye YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç’ın yanı sıra TÜSİAD
Başkanı Simone Kaslowski, MÜSÎAD Başkanı Abdurrahman Kaan, TOBB Başkanı M.
Rifat Hisarcıklıoğlu, Prof. Dr. Acar Baltaş ile YÖK Üyeleri, tüm üniversite
rektörleri, ilgili akademisyenler, iş dünyası temsilcileri ve meslek
profesyonelleri katıldı.
Akademi ve iş dünyasının temsilcilerinin buluştuğu kongrede gelecekte ne
gibi yeni mesleklerle karşılaşılabileceğinin yanı sıra günümüzdeki mevcut
mesleklerin gelecekte nasıl şekilleneceği konuları tartışıldı.
İlk olarak YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Naci Gündoğan'ın kongreye ilişkin bilgilendirme konuşmasının ardından YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç ve
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay açılış konuşmalarını gerçekleştirdi.
YÖK Başkanı Saraç bu kongrenin amacının yükseköğretimde gelecekte öne
çıkacak yetkinlikler ve mesleki eğilimlere dair kavramları ve tartışmaları
gözden geçirmek ve bu bağlamda, yükseköğretimde bu bilgileri ve
yetkinlikleri edindirebilmek için etkin yapısal sistemleri ortaya koymak
olduğunu dile getirerek konuşmasına başladı.
Türk Yükseköğretim Sistemi’ne ilişkin bazı sayısal verilerden ve
Yükseköğretim Kurulunun yürüttüğü kapsamlı çalışmalardan bahseden Başkan
Saraç, iş dünyasının bugün neredeyse tüm alanlarda farklı bir teknolojik
altyapı kullandığını ve geleneksel iş tanımlarının ötesindeki istihdam
pozisyonlarına eleman aradığının altını çizdi.
İş dünyasının yatırımlarını sürdürmek ve geliştirmek için farklı
donanımlara sahip işgücüne ihtiyaç duyulduğunu sözlerine ekleyen Saraç,
farklı düzeyler ve yeteneklerdeki işgücünün dönüşüm süreçlerine uyumunun
istendiğine dikkat çekti.
- Yükseköğretimde statik sistemden dinamik bir sisteme geçilmesi şart
Bugün geleceğin meslekleri ile ilgili yol haritasını belirleme sürecinde,
geniş kapsamlı ve katılımlı ilk toplantıyı gerçekleştirdiklerini söyleyen
YÖK Başkanı Saraç, geleceğin meslekleri ve iş dünyasının yeni ihtiyaçları,
yükseköğretimde de alışık olduğumuz statik bir sistemden daha dinamik
sistemlere geçilmesini zorunlu kılmakta olduğunu vurguladı.
YÖK Başkanı Saraç konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Dünya Ekonomik Forumu'nun 2018 yılı İşlerin Geleceği Raporu'na göre:
yüksek hızlı mobil internet, yapay zeka, bulut teknolojileri ve büyük veri
analizlerinin adaptasyonunun iş dünyasını hızlı, derinden ve yaygın olarak
etkilediği net olarak ortaya konulmuştur. Eğitimin, iş dünyasının,
hükümetlerin ve sosyal alanın bu gelmekte olan büyük dönüşümden nasıl
etkileneceğini ciddi bir biçimde ve titizlikle çalışmamız gerekmektedir...
Bu alandaki akademik çalışmalar, otomasyon teknolojilerinin, en çok
etkilendiği üç alanın küreselleşme, dijitalleşme ve ekonominin çok geniş
anlamda merkezileşmeden uzaklaşması (ekonomik atomizasyon) olduğunu ifade
etmektedirler.
Çünkü ekonomideki bu dağılım KOBİ sektöründe önemli bir gelişmeye yol
açmıştır. Bu durum bize otomasyon ve yapay zekanın toplumun her kesiminde
kullanılabildiğini göstermektedir. Bütün bu gerekçelerle biz de meslek
yüksekokullarımızda bilişim teknolojilerini (IT) ders olarak vermeye
kararlıyız.
Yeni öngörüler, robotlar ve yapay zekanın 2020'deki harcamalarının 188
milyar dolar karşılığında olacağını, dünya ölçeğinde sadece yapay zeka
marketlerinin 2016'da 1.8 milyar dolar olan harcamalarının 2025'te 59
milyar dolara ulaşacağını bildirmektedirler. Doğrusu bu yeni gelişmeler
karşısında heyecanlanmalı mıyız, yoksa endişelenmeli miyiz henüz
kestiremiyoruz. Ama gerçek anlamda biliyoruz ki üniversitelerimiz bu
alanlarda her açıdan hazırlıklı olmalıdır.”
- 16 üniversitede dijital dönüşüm eğitimi
Dünyada şu andaki işlerin %90'ının bilişim teknolojileri (IT) yetenekleri
gerektirdiğine dikkat çeken Saraç, “Dijital dönüşüm tüm Avrupa ülkelerinde
son on yılda 2 milyon yeni iş sahası yarattı. 2005'ten bu yana ülkeler
arası veri aktarımı 45 kat arttı, yani alışveriş veri ile gerçekleşiyor.
Bütün bu gelişmeler bize gösteriyor ki geleceğin meslekleri bilgisayar
bilimleri üzerinde domine edilmektedir. Bu alanda ortaöğretimden itibaren
teknik bilginin elde edilmesi kadar elde edilen kapasitenin
kullanılabilmesi de önem taşımaktadır. YÖK yapısal değişim projelerinde bu
yıl 16 üniversitede dijital dönüşüm eğitimi verdi. 36 bin 2 öğrenci ve 3
bin 112 öğretim elamanı bu eğitimi aldı.” ifadelerinde bulundu.
Bilgi toplumundan Endüstri 4.0'ın yarattığı otomasyona ve robotik dünyaya
geçilirken, yeni teknolojiler oluşturulurken ciddi dalgalanmalara hazır
olunması gerektiğini vurgulayan Başkan Saraç, bu hızlı ve güçlü geçişler
karşısında yükseköğretim politikalarını hızla yenilemeleri gerektiğini ve
yetişen gençlerin kariyer yollarında referans çerçevesinin milli, bakış
açısının ise evrensel olmasına önem vermeleri gerektiğini belirtti.
- “Geleceğin Meslekleri” ile ilgili yeni programlar yolda
YÖK olarak sürekli yeni ve yenilikçi girişimler ve düzenlemelerin devam
ettiğini hatırlatan Başkan Saraç, ana projelere ilaveten yükseköğretim
tarihinde ilk kez bu sene üniversite kontenjanlarının, ilgili bakanlık,
kamu kurumları ve özel sektörün de katılımı ile birlikte
kararlaştırıldığını ifade etti.
Lisans ve önlisans programlarında bütün başlıklarda ciddi bir iyileşme
sağlandığının altını çizen YÖK Başkanı Saraç, üniversitelerde eğitim
programları yapılırken bu yıl Araştırma Üniversitelerinin dışında 7
üniversitede “Dijital Medya ve Pazarlama”, “Üç Boyutlu Modelleme”, “Yapay
Zeka Mühendisliği”, “Yazılım Geliştirme” gibi alanlarda lisans ve önlisans
programlarının açıldığını katılımcılar ile paylaştı. YÖK Başkanı Saraç, bu
toplantı ve öğleden sonraki alanlara özgü çalıştaylar vesilesiyle geleceğin
meslekleri ile ilgili yeni programların önümüzdeki ilk sene içerisinde
sisteme kazandırılacağını hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Daha önce ülkemizde kapsamlı olarak çalışılmamış robotik, büyük veri,
nanoteknoloji, biyo genetik gibi birçok alanda 4200 öğrencinin doktora
çalışmalarını sürdürdüğünü ve yakın dönemde önemli sayıda mezun
verileceğini ifade eden Başkan Saraç, bu mezunların yeni dünyanın bilimsel
ve teknolojik dönüşümüne hakim olarak akademide ve farklı sektörlerde
hizmet vereceğinin önemine değindi.
- “Değişime ayak uydurmak yerine değişimi yönetmeliyiz”
Değişime ayak uydurmak zorundayız cümlesinin kendilerine uymadığını ifade
eden Saraç, “Şartlar bizi mecbur bırakmadan değişim ve gelişim programımızı
kendimiz yapmalıyız ve değişimi yönetmeliyiz. Başkan olduğumuzun akabinde
söylediğim ve sürekli de tekrarladığım gibi, sistemi tedrici olarak fakat
daimi tekamül esaslı yenilememiz gerekliliğini bir kez daha burada ifade
ediyorum.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği “büyük, güçlü ve
bağımsız Türkiye”nin geleceği için YÖK olarak üniversitelerimiz ile
birlikte üzerlerine düşen görevi yerine getirmek için çalıştıklarını
sözlerine ekleyen YÖK Başkanı Saraç, bu toplantı aracılığyla üniversite ve
iş dünyası arasındaki bağların daha da güçleneceğini belirterek konuşmasını
tamamladı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç’ın konuşmasının metni için tıklayınız.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise, ülkelerin en önemli zenginliğinin,
sürdürülebilir kalkınmaya öncülük eden insan kaynağı olduğunun önemine
değinerek konuşmasına başladı.
Sürdürülebilir kalkınma ve gelişimi sağlayacak toplum yapısını
oluşturmanın, bunun için gerekli altyapı ve eğitim olanaklarını
şekillendirmenin, içinde bulunulan dijital dönüşüm çağında tüm karar
alıcıların öncelikleri arasında olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Oktay, robotik sistemler, otomasyon, yapay zeka ve biyoteknoloji
gibi alanlardaki gelişmelerin bambaşka bir geleceğe kapı araladığına dikkat
çekti.
Hayatın her parçasına, her anına etki eden bu dönüşümün, çalışma hayatında
ve meslekler üzerinde de etkisini gösterdiğini söyleyen Oktay, mobil
internet, bulut teknolojisi, insansız araçlar, nanoteknoloji ve 3D
yazıcıların iş dünyasındaki kullanım yoğunluğunun artmasıyla pek çok meslek
yok olurken ya da dönüşürken, ortaya yepyeni mesleklerin çıktığını
sözlerine ekledi.
- Son 10 yılda çalışma hayatına 2 milyon yeni iş kolu
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından geçtiğimiz nisan ayında yayınlanan
rapora göre dijitalleşmenin son 10 yılda çalışma hayatına 2 milyon yeni iş
kolu katılmasını sağladığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktay, çalışma hayatına yansıyan bu dönüşümün; vatandaşların, iş
insanlarının ve karar alıcıların proaktif şekilde uyum sağlamalarını
gerektiren dinamik bir süreç olduğunu vurguladı.
Yaşanan gelişmelere sabit ve önceden belirlenmiş eğitim programlarıyla uyum
sağlamanın mümkün olmadığının altını çizen Oktay, bu nedenle okul öncesi
dönemden başlayarak yükseköğretim ve hayat boyu öğrenmeye kadar eğitimin
muhtevasının, dönüşen dünya ile uyum içinde olması gerektiğinin önemine
değindi.
YÖK öncülüğünde gerçekleştirilen Kongre ve çalıştaylar sonucunda oluşacak
çıktıların, Türkiye'de mesleklerin geleceğine projeksiyon sunması açısından
önem taşıdığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Kongre'nin
yükseköğretim sistemimizi değişen ve dönüşen dünyanın yeni meslekleriyle
tanıştıracağına yürekten inandığını ifade etti.
- 11. Eylem Planı’nda “Geleceğin Meslekleri”ne öncelik tanındı
11. Kalkınma Planı'nda mesleklerin geleceği öncelenerek nitelikli insan
kaynağının eğitimi ve yenilikçi alanlarda istihdamının teşvik edilmesinin
vurgulandığını sözlerine ekleyen Oktay, “Kalkınma Planı kapsamında milli
teknoloji hamlemiz için ihtiyaç duyulan işgücü profilinin belirlenmesi ve
bu ihtiyaca dönük ortaöğretim ve yükseköğretim programlarında güncelleme
yapılması eylem planları arasında yer almıştır. Aynı zamanda teorinin
yanında pratik bilgi ve tecrübelerin artırılması için de staj
programlarıyla iş dünyasının eğitime entegre edilmesi çalışmaları
sürdürülmektedir. 11. Kalkınma Planı'nın yanı sıra, dünyayı yakından
izleyen ve beşeri sermayenin gelişmesine öncelik veren politikalar
oluşturmak, Milli Teknoloji Hamlesi seferberliğinin altı temel bileşeni
arasındadır.” ifadelerinde bulundu.
Stratejik hedefler doğrultusunda yükseköğretim programlarında hiç vakit
kaybetmeden güncelleme çalışmalarına başlayan Yükseköğretim Kurulu
Başkanlığına ve yeni bölümleri hızlı şekilde akademik programlarına dâhil
eden üniversitelere teşekkürlerini sunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat
Oktay, konuşmasını tamamladı.
Açılış konuşmalarının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay'a YÖK Başkanı Saraç tarafından, klasik manada bir şiiri anlayabilmek için gerekli
olan bütün edebî bilgileri ihtiva eden ve Türk Dil Kurumu tarafından 2019
yılında yayımlanan “Klasik Edebiyat Bilgisi” isimli eser takdim edildi.
Hediye takdiminin ardından Prof. Dr. Acar Baltaş’ın moderatörlüğünde TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD
Başkanı Simone Kaslowski ve MÜSÎAD Başkanı Abdurrahman Kaan tarafından etkileşimli şekilde gerçekleştirilen panel
bölümü düzenlendi. Panelistler katılımcılardan gelen soruları cevaplandırdı.
Kongrenin öğleden sonraki bölümünde ise ilgili akademisyenler ve iş
dünyasından temsilcilerin katılımlarıyla “Mühendislik ve Fen”, “Sağlık” ve
“Sosyal Bilimler” olmak üzere eş zamanlı olarak üç ayrı alanda çalıştay
düzenlendi.
Çalıştayların tamamlanmasının ardından hazırlanan çalıştay raporları,
kongrenin bitiminde çalıştay temsilcileri tarafından, YÖK Yürütme Kuruluna
bir rapor halinde sunuldu. YÖK tarafından konuya ilişkin atılacak adımlarda
bu raporların dikkate alınacağı ifade edildi.