Yükseköğretim Kurulu üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini
artırmalarını teşvik ediyor
Yükseköğretim Kurulunca “Yükseköğretimde Uluslararası Görünürlüğün
Artırılması” konulu toplantı düzenledi. Toplantıda, uluslararası
yükseköğretim derecelendirme kuruluşlarının sıralamalarında üstlerde
yer alan üniversiteler tecrübelerini diğer üniversitelerle paylaştı
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar:
“Yükseköğretim Kurulu olarak sizlerden temel beklentimiz veri
kayıplarını minimize ederek üniversitelerinizin verilerine sahip çıkmak
suretiyle uluslararası alanda üniversitenizin görünürlüğünü
artırmanızdır.”
“Gayemiz öncelikle üniversite olarak ürettiğimiz bütün ürünleri birer
veri haline getirerek bunları toplumumuz ve dünya ile paylaşmaktır.
Bunu yaparken de sunmuş olduğumuz hizmetin kalitesini, yayın sayısını
artıracak, uluslararası saygınlık kazandıracak çalışmaları da
beraberinde getirmektir”
Yükseköğretim Kurulu, üniversitelerin akademik, eğitim ve diğer alanlardaki
üretimlerinin verilerle ortaya konularak bunların uluslararası alanda daha
fazla görünür hale getirilmesi amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.
Hacettepe Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezinde, uluslararası
yükseköğretim derecelendirme kuruluşlarının sıralamalarında üstlerde yer
alan üniversitelerin diğer üniversitelerle tecrübelerini paylaştıkları
“Yükseköğretimde Uluslararası Görünürlüğün Artırılması Toplantısı”
düzenlendi. Toplantıya Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar,
Yükseköğretim Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. Haldun Göktaş, Yükseköğretim
Yürütme Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Naci Gündoğan, Prof. Dr. Erol Arcaklıoğlu
ve Prof. Dr. Mahmut Ak ile üniversite rektör ve akademisyenleri katıldı.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, toplantının açılışında yaptığı
konuşmada Yükseköğretim Kurulunun en önemli misyonunun üniversitelerin
ulusal ve uluslararası rekabet gücünü, uluslararası görünürlüğünü ve
saygınlığını artıracak her türlü tedbiri almak olduğunu ifade etti.
Veriye sahip çıkmanın önemine işaret eden Özvar, üniversitelerin ürettiği
verilere sahip çıkmasını, bunu sistematik bir çerçevede muhafaza etmesini
ve karar alma süreçlerinde büyük veriden yararlanmalarını sağlayacak Büyük
Veri Projesini geçen yıl 8 pilot üniversitede hayata geçirdiklerini
anlattı.
Özvar, Büyük Veri Projesi’nin, 208 üniversitenin eğitim-öğretim,
araştırma-geliştirme ve sosyal sorumluluk alanlarına yönelik bütün
üretimlerinin dijital ortamda yönetilmesine imkân sağlayan bir proje
olduğunu belirtti.
20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren dünyada yükseköğretimin giderek
kitleselleşmesi ve uluslararası bir nitelik kazanmasıyla üniversiteler
arasında yaşanan rekabetin bu kurumları derecelendirecek sistemlerin ortaya
çıkmasına yol açtığını ifade eden Özvar, günümüzde bunlardan en sık
başvurulan kaynaklardan birinin üniversite sıralamaları olduğunun altını
çizdi.
Üniversitelerin uluslararası sıralamalarda yükselmesinin yolunun her şeyden
önce yayın kalitelerini artırmalarından geçtiğini söyleyen Özvar,
“Akademisyenlerimizin etki değeri yüksek dergilerde yayın yapmaları hem
yayın sayılarının hem de yayın başına atıf oranlarının yükselmesini
sağlayacaktır. Dolayısıyla bir yandan yayın kalitemizi yükseltirken diğer
yandan da yayın verilerimizin daha görünür olmasını sağlamalıyız.” dedi.
“Araştırma ve yayın verileri sağlıklı yansıtılmalı”
Dünyada ve Türkiye’de yayımlanan makalelerin yer aldığı dergilerin etki
değerine göre dağılımına ilişkin bilgi veren Özvar, şunları kaydetti:
“Yükseköğretim Kurulu olarak bizim sizlerden temel beklentimiz, manipülatif
yaklaşımlardan uzak durmak ve veri kayıplarını minimize ederek
üniversitelerinizin verilerine sahip çıkmak suretiyle uluslararası alanda
üniversitenizin görünürlüğünü artırmanızdır. Bunun da yolu konuşmamım
başında vurguladığım büyük veriden geçmektedir.”
Özvar, Yükseköğretim Kurulu ve üniversiteler olarak son dönemde kalite
odaklı yaklaşımın ve çalışmaların meyvelerini vermeye başladığını
memnuniyetle müşahede ettiklerini dile getirdi.
“Hedefin üzerine çıkma potansiyeline sahibiz”
Özvar, 12. Kalkınma Planında da yer alan hedeflerinden birinin 2023 yılı
itibarıyla 3 olan Dünya Akademik Başarı Sıralamalarında ilk 500’de yer alan
üniversite sayısını, 2028 yılında 10’a çıkarmak olduğunu vurguladı. Özvar,
“Ben inanıyorum ki Türk Yükseköğretimi olarak, üniversitelerimizin fiziksel
altyapıları ve sahip oldukları akademik insan kaynağı ile önümüzdeki 5 yıl
içerisinde bu hedefin çok daha üzerine çıkma potansiyeline sahibiz. Bunu da
inşallah hep birlikte başaracağız.” şeklinde konuştu.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar’ın açış konuşmasının ardından Üniversite
Derecelendirme Sistemleri ve İyi Uygulama Örnekleri konulu sunumlar
yapıldı.
Uluslararası yükseköğretim derecelendirme kuruluşlarının sıralamalarında
üstlerde yer alan ODTÜ, İTÜ ve Sabancı Üniversitesi diğer üniversitelerle
tecrübelerini paylaştı.
ODTÜ Rektörü Kök: “2021’den itibaren tüm üniversitelerimizde iyileşme
ve sıralamalarda yükselme görüyoruz”
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Verşan Kök ‘“Son dönemde THE ve QS örnekleri var.
Son 10 yıla baktığımızda, 2013’ten itibaren THE’da sıralamaya giren
üniversite sayımız 5 iken son sıralamada bu 75’e çıkmış. Yaklaşık 15 kat
artış var. 2021 yılından itibaren tüm üniversitelerimizde iyileşme ve
sıralamalarda yükselmeyi görüyoruz.” diye konuştu.
Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı Yıldız: “Sıralama sistemleri
ayna niteliği taşıyabilir”
Veri analizinin önemine işaret eden Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı
Prof. Dr. Mehmet Yıldız her üniversitenin kendi özelliklerine has yöntemi
tercih edebileceğini ifade etti.
“Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar önemli bir hususu göreve geldiğinden
beri vurguluyor. Eğer veriniz yoksa yapmış olduğunuzun paydaşlara gösterimi
oldukça zordur. Bazen yapılmış çıktılar kaybolabilmekte. Biz kurum olarak
bunu sistematik olarak ele alıyoruz. Biz toplayıp analiz ediyoruz ve her ay
düzenli olarak üniversitenin bütün süreçleri akademisyenlerle
paylaşıyoruz.” şeklinde konuştu.
İTÜ Rektör Yardımcısı Ata: “İlk 100’deki üniversitelerin ortak
noktaları uluslararasılaşma”
İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Lütfiye Durak Ata da sıralamalarda ilk
100’de yer alan üniversitelerin ortak noktalarının uluslararasılaşma
konusunda kat ettikleri yol olduğuna dikkat çekerek, “Hepsi
uluslararasılaşma konusunda çok yol kat etmiş üniversiteler. Bizim son
zamanlarda Yükseköğretim Kurulunun da önderliğiyle çok sayıda uluslararası
öğrenci alıyor olmamız gelecek on yıllarda bizi çok daha iyi bir noktaya
getirecektir. Çünkü uluslararası öğrenciler ülkelerine gittiklerinde bir
süre sonra orada önemli pozisyonlara gelecekler, orada akademisyen
olacaklar. Onlarla hem iş birliği içine gireceğiz, uluslararası iş birliği
projesi yapacağız, hem bize oy verecek. Üç koldan etki edecek.” diye
konuştu.
“
Başarılı üniversitelere desteğimiz artarak devam edecek”
Sunumların ardından değerlendirme yapan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar,
uluslararası öğrenci sayısının artırılmasının yolunun da tanınırlıktan
geçtiğine işaret ederek “Tanınırlığı olmayan, ulusal uluslararası düzeyde
yayın kalitesi, verdiği eğitim öğretim hizmeti, araştırma hizmetleri
bakımından bilinmeyen üniversitelerimizin uzun vadede uluslararası öğrenci
hareketliliğinden istifade edebilmesi mümkün değil.” şeklinde konuştu.
Genç devlet üniversitelerinden de bu konuyla ilgili özel ekipler ve gruplar
kurarak çalışmaları takip etmelerini isteyen Özvar, “Başarı gösteren
üniversitelere desteğimiz artarak devam edecek. Başarı arttıkça teşvikler
de artmaya devam edecek.” ifadelerini kullandı.