Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutladı:
“Depremler sonrasında sağlık alanında faaliyet gösteren tüm
paydaşlarımıza sahada ve zor şartlarda gösterdikleri cesaret ve özveri
için bir kez daha teşekkür ederim.”
“Tıp fakültelerindeki insan kaynağımızı desteklemeyi ve koşullarını
iyileştirmeyi önemsiyoruz”
14 Mart 2023/İstanbul
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle 6
Şubat’ta yaşanan depremlerin ardından öğretim elemanından idari personeline
ve öğrencisine kadar sağlık alanında faaliyette bulunan tüm paydaşlara zor
şartlarda gösterdikleri cesaret ve özveri için teşekkür ederek, “Tıp
fakültelerindeki insan kaynağımızı desteklemeyi ve koşullarını
iyileştirmeyi önemsiyoruz” dedi.
Özvar, İstanbul’da Sağlık Bilimleri Üniversitesi tarafından Mekteb-i
Tıbbiyye-i Şahane Külliyesi’nde 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle düzenlenen
“Asrın Felaketinde Tıbbiyeli Olmak” programına katıldı. Programın
açılışında konuşan Özvar, 6 Şubat’ta yaşanan ve 11 ili etkileyen
depremlerin ülkede derin etki bıraktığını belirterek, yaşamını yitirenlere
rahmet, millete başsağlığı, depremzedelere geçmiş olsun dileğinde bulundu.
Depremlerde yaşanan kayıpların toplumda derin bir yara bıraktığını
vurgulayan Özvar, “Yediden yetmişe tüm halkımızın, depremden etkilenenleri
desteklemek için nasıl bir araya geldiğini, karşılaşılan bütün zorluklara
rağmen ne kadar kararlı ve güçlü olduğunu gördük. Bu yarayı iyileştirmek
için hep birlikte çalışmak bizlerin görevidir. Bizler de Yükseköğretim
Kurulu olarak, yaraları sarmak ve depremin etkilerini azaltmak için muazzam
bir gayret içerisindeyiz. Bu zor günleri, devletimiz ve milletimiz ile ele
ele vererek, birlik, beraberlik ve dayanışma içinde geride bırakacağımıza
yürekten inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Yükseköğretim kurumlarının depremzedeler için fiziki imkan
oluşturulmasında, akademisyeninden öğrencisine kadar her paydaşıyla gönüllü
faaliyetler yürütülmesinde önemli rol üstlendiklerini vurgulayan Özvar,
“Üst üste yaşanan iki büyük depremin ve ardından oluşan büyük artçı
şokların etkisiyle meydana gelen yıkım ve akabinde oluşan acil ihtiyaçlar,
yükseköğretim kurumlarımızdaki eğitim öğretim faaliyetlerinin sekteye
uğramasına neden olmuştur.” dedi.
Depremden doğrudan etkilenen illerde 16’sı devlet 2’si vakıf olmak üzere 18
üniversite bulunduğunu kaydeden Özvar, Türkiye’deki açıköğretim hariç
toplam 4 milyon 187 bin yükseköğretim öğrencisinin yaklaşık 377 bininin bu
11 ildeki üniversitelerde kayıtlı olduğunu söyledi. Bölgedeki
üniversitelerin, ülkedeki toplam örgün öğrenci sayısının yüzde 9’una ev
sahipliği yaptığını ifade eden Özvar, bölgede yüksek lisans ve doktora
öğrenci sayısının yaklaşık 45 bin, uluslararası öğrenci sayısının da
yaklaşık 17 bin olduğu bilgisini verdi.
“Depremlerde 1361 öğrenci ve 54 personelimizi kaybettik”
Bölgede 17 bin akademisyen ile 30 bin idari personelin de felaketten
etkilendiğini belirten Özvar şöyle devam etti:
“115’i uluslararası olmak üzere toplam 1361 öğrencimizi yaşanan bu büyük
felakette kaybetmiş olduğumuzu üzülerek sizlerle paylaşmak durumundayım.
Öğrencilerimizin yanı sıra 54 personelimiz de depremde hayatını
kaybetmiştir. Vefat eden öğrencilerimize ve personelimize bir kere daha
Allah’tan rahmet diliyorum. 11 ilde bulunan 18 üniversitemizin
yerleşkelerindeki bina hasar durumuna bakıldığında ise ağır hasarlı 106, az
hasarlı 410, hasarsız 606 bina olduğunu tespit etmiş bulunmaktayız. Bununla
birlikte, kampüslerimizin genel olarak şehirdeki diğer birçok kurum
binalarına göre daha iyi durumda olduğunu ve birçok yerde kamu
hizmetlerinin bu kampüsler aracılığıyla koordine edildiğini
söyleyebiliriz.”
Özvar, “Deprem bölgesinde ailesi ikamet edenlerden halen kayıtlı 545 bin
öğrencinin yaklaşık 246 bini söz konusu 11 ilde öğrenim görmektedir. Bu
öğrencilerden yaklaşık 161 bini ailesinin ikamet ettiği ilde öğrenimini
sürdürmektedir. Buna ilaveten bölgede öğrenim gören 332 bin önlisans ve
lisans öğrencimizin 86 binini bölge dışından gelen
öğrenciler oluşturmaktadır. Bir başka ifadeyle deprem hem o illerde ikamet
edenleri hem de o illerde eğitim alan yüzbinleri doğrudan etkilemiştir.”
diye konuştu.
“Deprem bölgesinin tekrar kalkınmasında üniversitelerimizin büyük
katkısı olacak”
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, gerek depremden etkilenen öğrenci ve
personelin gerekse üniversitelerin felaketin etkilerini ortadan kaldırmada
üstlendikleri başat rol nedeniyle yükseköğretime ilişkin bazı kararlar
aldıklarını hatırlattı.
Bu kapsamda, 2022-2023 eğitim ve öğretim yılı bahar döneminin Tıp, Diş
Hekimliği, Hemşirelik, Ebelik gibi programlardaki öğrencileri hariç tutmak
kaydıyla uzaktan öğretim yoluyla tamamlanmasını uygulamaya koyduklarını
belirten Özvar, Ayrıca, talep eden her üniversite öğrencisine bu dönem için
kayıt dondurma hakkı getirdiklerini kaydetti.
Depremden zarar gören bölgelerin tekrar kalkınmasında üniversitelerin ve
bilim insanlarının büyük katkıları olacağına işaret eden Özar, “Önümüzdeki
süreçte hem depremzedelerin psikososyal rehabilitasyonu hem de toplumun
yeniden inşası için üniversitelerimizin tüm paydaşlarının kendilerine düşen
sorumlulukla hareket edeceklerine inanıyorum. Malumunuz olduğu üzere
yurtlarımızın bir kısmını depremzedelerimizin kullanımına açmıştık.
Yükseköğretim Kurulu olarak bütün çabamız, bilim insanları aracılığıyla
Türkiye’nin yeniden inşasına azami katkıyı yapmaktır.” dedi.
“Bilim insanlarımızdan gönüllülüğe dayalı olarak bölgede istifade
ediyoruz”
Depremzedelerin yaralarını sarmak için bakanlıklarla protokoller
imzaladıklarını ayrıca ilgili kurumlarla iş birliği yaptıklarını anlatan
Özvar, “Bilim insanlarımızdan da gönüllülüğe dayalı olarak bölgede istifade
ediyoruz.” dedi. Özvar, Yükseköğretim Kurulu olarak çok hızlı reaksiyon
gösterdiklerini Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelere yardımlar
konusunda rehberlik ederek son yılların en önemli dayanışma örneğini
verdiklerini ifade etti.
“Üniversite hastanelerimiz çok önemli roller üstleniyor”
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, üniversite hastanelerinin sağlık
sisteminin ihtiyaç duyduğu insan kaynağını sağlamada ileri düzey tıbbi
uygulamaları ve teknolojik gelişmeleri takip etmede ve bu alanda ihtiyaç
duyulan bilgi üretimine katkı sunmada çok önemli roller üstlendiğini
vurguladı. Deprem felaketi sonrasında bazı üniversite hastanelerinin hızlı
bir koordinasyonla afet poliklinik ve klinik hizmetleri sunduğunu anlatan
Özvar “En ihtiyaç duyulan zamanlarda insanlığa hizmet etme konusundaki
kararlılıkları ve bağlılıkları hepimiz için bir ilham kaynağı olmuştur.”
dedi.
Tıp fakültelerindeki insan kaynağımızı desteklemeyi ve koşullarını
iyileştirmeyi önemsediklerini aktaran Özvar, “
Yükseköğretimin ülkemiz için ne denli stratejik ve hayati bir öneme
sahip olduğu bilinciyle politikalarımıza yön veriyoruz. Yükseköğretim
sistemimizin çok önemli bir parçası olan tıp fakültelerinin de hem
yükseköğretim sistemimize hem ülkemize sağladığı akademik ve toplumsal
katma değerin farkında olduğumuzu bir kez daha vurgulamak istiyorum
.” şeklinde konuştu.
Programda, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl,
Bağcılar Eğitim Araştırma Hastanesinden Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan ve
depremzede öğrenciler de konuşma yaptı.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, programda konuşma yapan Hatay
Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. Sınıf öğrencisi Yağmur Kırgız
ile sohbet etti. İstanbul’da özel öğrenci olarak eğitimine devam eden
Kırgız’dan deprem bölgesindeki arkadaşlarının ihtiyaçlarına ilişkin bilgi
alan Özvar, sorunların en kısa sürede çözülmesi için gerekeni yaptıklarını
ifade etti.
- Senato toplantısına Özbekistan Sağlık Bakanı Musayev da katıldı –
Erol Özvar, 14 Mart Tıp Bayramı etkinliği için gittiği Sosyal Bilimler
Üniversitesinde, senato toplantısına da başkanlık etti. Özbekistan Sağlık
Bakanı Behzod Musayev’in de yer aldığı toplantıya, çevrimiçi bağlantı ile
üniversitenin Suriye ve Somali’de bulunan dekanları, Sudan’da bulunan
Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu müdürü ile Türkiye’nin diğer
illerindeki fakültelerinin dekanları da katıldı. Özvar, üniversite
kampüsünde, restorasyonu biten alanlarda incelemelerde bulundu.