- Yükseköğretimde Uluslararasılaşma ve Türkiye’deki Üniversitelerin
Uluslararası Görünürlüğü Çalıştayı Düzenlendi
-Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar: “UNESCO verilerinin
önümüzdeki yıl güncellenmesi durumunda, Türkiye dünyada en çok
uluslararası öğrenciye sahip olan ilk 10 ülkeden biri olacaktır.”
-Özvar: “Toplam yayın sayısı itibariyle geçen 20 yılda Türkiye, sadece
yükseköğretim kurum sayısı ve öğrenci sayısını artırmakla kalmayıp,
niteliğini de artırmıştır.”
28 Kasım 2022 / Ankara
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar’ın başkanlığında
“Yükseköğretimde Uluslararasılaşma ve Türkiye’deki Üniversitelerin
Uluslararası Görünürlüğü Çalıştayı” gerçekleştirildi.
Yükseköğretim Kurulunda gerçekleştirilen çalıştaya Türkiye Bilimler
Akademisi Başkanı Dr. Muzaffer Şeker, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof.
Dr. Şeref Ateş, rektörler, ilgili kurum temsilcileri ile uluslararasılaşma
konusunda uzman yönetici ve araştırmacılar katıldı.
Çalıştayın açış konuşmasını yapan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar,
Yükseköğretim Kurulu olarak uluslararası etkileşimi, yükseköğretim
açısından kritik bir konu olarak gördüklerini ve uluslararası öğrenci ve
akademisyen hareketliliğine fevkalade önem verdiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yükseköğretime sağladığı büyük
desteklerle, Türkiye günden güne büyüyen ve gelişen bir uluslararası
akademisyen ve öğrenci topluluğuna sahip olduğunu ifade eden Özvar,
dünyanın her bir köşesinden eğitim almaya gelerek bu çeşitliliğe katkı
sağlayan öğrenciler sayesinde Türkiye’nin, tüm yetenekli öğrencilere ve
akademisyenlere açık, nitelikli ve rekabetçi bir yükseköğretim sistemine
sahip olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini kaydetti.
- “198 ülkeden gelen 300 binden fazla uluslararası öğrenciye sahip
olmanın gururunu yaşamaktayız.”
Yükseköğretimin son yıllarda dünya çapında şaşırtıcı bir büyüme
kaydettiğini dile getiren Özvar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Dünya geneline baktığımızda, 2000 yılında 2,1 milyon olan toplam
uluslararası öğrenci sayısının 2021 yılında üç katına çıkarak 6,3 milyonu
geçtiğini görmekteyiz. Uluslararasılaşmanın ve öğrenci hareketliliğinin
gittikçe arttığı bir dünyada üniversitelerimiz fevkalade ilgi görmekte ve
uluslararası öğrenci sayılarımız gün geçtikçe yükselmektedir.
Türkiye’de 2000 yılında yaklaşık 18 bin kayıtlı uluslararası öğrenci var
iken, 2022 yılı itibarıyla, 198 ülkeden gelen 300 binden fazla uluslararası
öğrenciye sahip olmanın gururunu yaşamaktayız. Yakın gelecekte bu gurur
verici artışı daha da ileri taşıyarak, üniversitelerimizi başarılı
uluslararası öğrencilerin ve nitelikli araştırmacıların daha çok tercih
edeceği kurumlara dönüştürmenin gayreti içindeyiz.”
UNESCO İstatistik Enstitüsü verilerine göre, 2000 yılında tüm dünyada
eğitim gören uluslararası öğrenci sayısının sadece %0,83’ünün Türkiye’de
eğitim gördüğümü aktaran Özvar, güncel verilere göre, tüm dünyadaki
uluslararası öğrenci sayısının %2,9’una Türkiye’nin ev sahipliği yapmakta
olduğunu bildirdi. Türkiye’nin artık uluslararası öğrenciler için hedef
ülkelerin başında geldiğini belirten Özvar, bu artışta emeği olan ve
Türkiye’yi bir cazibe merkezi haline getiren tüm kurumları ve
üniversiteleri tebrik etti.
- “Uluslararası öğrenci sayısı artış oranı ABD, İngiltere gibi
ülkelerin üzerinde”
YÖK Başkanı Özvar, UNESCO verilerinin önümüzdeki yıl güncellenmesi
durumunda, Türkiye’nin dünyada en çok uluslararası öğrenciye sahip olan ilk
10 ülkeden biri olacağına inancının tam olduğunu belirterek, “2000 ve 2020
yılları arasındaki yükseköğretime kayıtlı uluslararası öğrenci sayılarını
kıyasladığımızda, Türkiye’deki uluslararası öğrenci sayısı artış oranının
ABD ve Birleşik Krallık gibi ülkelerdeki artış oranlarının üstünde olduğunu
görmekteyiz. Uluslararası öğrenci sayısı ABD’de 1.7 katına, İngiltere’de
2.5 katına çıkmıştır; Türkiye’de ise tam 10 katına çıkmıştır.” diye
konuştu.
- “3 binin üzerinde öğretim elemanı ile Türkiye bir cazibe merkezi”
Konuşmasında uluslararası öğrencilerin yanı sıra Türkiye’nin, yabancı
öğretim elemanları açısından da bir cazibe merkezi olmaya başladığına
değinen Özvar, Türk üniversitelerinde çalışan uluslararası öğretim
elemanları sayısının istikrarlı bir şekilde artış göstererek 2022 yılı
itibarıyla 3.132’ye ulaştığını katılımcılarla paylaştı.
Üniversitelerin uluslararası görünürlüğü açısından en önemli hususun,
Türkiye adresli uluslararası yayınlar olduğunu vurgulayan YÖK Başkanı
Özvar, “Son 20 yılda Türkiye’nin yayın sayılarında çok ciddi bir artış
olması memnuniyet vericidir. Scopus verilerine göre, Türkiye’nin 2001
yılında toplam 9 bin 969 yayını bulunmakta olup bu yayınların dünya
içerisindeki payı %0,7’dir. 2021 yılında ise toplam yayın sayısı 67 bin
150’ye ve bu yayınların dünya içerisindeki payı ise %1,8’e yükselmiştir.
Bir başka ifadeyle, geçen 20 yılda Türkiye, sadece yükseköğretim kurum
sayısı ve öğrenci sayısını artırmakla kalmayıp, niteliğini de artırmıştır.”
dedi.
- “Farklı yükseköğretim sistemleriyle kurulan ortaklıklar
önceliklerimiz arasında”
Tarih boyunca, yükseköğretim kurumları ve sistemlerinin dikkat çekici
rollerinden birisinin de farklı yükseköğretim sistemleriyle kurulan
ortaklıklar ve iş birlikleri olduğuna değinen Özvar konuşmasına şu şekilde
devam etti:
“Türkiye’deki üniversitelerin saygın uluslararası bilim akademileri ve
kurumlarıyla daha yakından etkileşime girmesi için bizler yakın zamanda
birçok ülkeyle önemli temaslarda bulunarak yükseköğretimde iş birliği adına
etkinlikler gerçekleştirdik. Yükseköğretim Kurulu olarak çok uluslu ve
Avrupa dışı yükseköğretim ağları ve konsorsiyumlarıyla çok farklı
düzeylerde temas ve yakın ilişkilerimiz mevcuttur. Yükseköğretime ilişkin
uluslararası ağ ve kuruluşlara üyelikleri güçlendirmeyi önceliklerimiz
arasına aldık.
Uluslararası hareketlilik, istihdam ve staj imkanları, ortak diploma ve
araştırma programları gibi küresel iş birliklerini artırmaya yönelik
çalışmaları hızlandırarak, uluslararası öğrenci ve araştırmacı
çeşitliliğini daha da zengin hale getirmek için çalışmalarımızı
sürdürüyoruz. Bugünkü çalıştayı düzenlememiz de bu çabalarımızın doğrudan
bir yansımasıdır. Tüm bu konulardaki görüşlerinizi bugünkü toplantıda
sizlerden bekliyoruz.
Nitelikli uluslararası öğrencileri ve akademisyenleri ülkemize çekme
konusunda, öncelikle üniversitelerimizin başarılarını uluslararası düzeyde
etkili iletişim yollarıyla daha fazla duyurmaya büyük bir ihtiyaç vardır.
Ulusal başarılarımızı daha da görünebilir kılmak adına yükseköğretim
alanında ek olarak neler yapılabileceğine ilişkin görüşlerinizin de bugünkü
çalıştayda alınmasını arzu ediyoruz.”
-
“
Yurtdışından öğrenci kabulünde standartlaşmayı sağlamak için
‘TR-YÖS’ü başlattık”
Yükseköğretim Kurulu olarak yurt dışından öğrenci kabulünde standartlaşmayı
sağlamak için önemli bir kararı hayata geçirdiklerinin altını çizen YÖK
Başkanı Özvar ilk defa Ocak 2023’de uygulanacak Türkiye Yurt Dışından
Öğrenci Kabul Sınavını (TR-YÖS) başlattıklarını belirtti.
Türkçe, Almanca, Arapça, Fransızca, İngilizce ve Rusça dillerinde yapılacak
olan bu sınavın, farklı ülkelerden adaylara Türkiye’deki yükseköğretim
kurumlarına başvurularında yeni bir kolaylık sağlayacağını anlatan Özvar,
“Yükseköğretim Kurulu olarak üniversitelerimizin TR-YÖS’ü öğrenci seçiminde
kullanmalarını tavsiye ediyoruz. Bu yıl yurt dışında 23 farklı ülkede
yapılacak sınavın, uluslararası öğrenci seçim sürecinde standartlaşmaya
katkı yapmasını umuyoruz.” dedi.
Küresel etkileşim kapsamında dikkate aldıkları bir diğer konunun da
müfredatın uluslararasılaşması olduğunu ifade eden Özvar, müfredatta
uluslararasılaşmanın sadece yabancı öğrencilerin varlığı ile ilgili bir
konu olmadığını, ulusal öğrencilere de hem uluslararası konularda hem iş
birliği alanlarında hem de fon kaynakları boyutunda bilgi ve tecrübe
kazandırmayı önemsediklerini vurguladı.
- “Avrupa, Amerika ve Uzak Doğu ülkelerinden de nitelikli öğrenci ve
araştırmacı çekmeliyiz”
YÖK Başkanı Özvar, uluslararası öğrencilerin genellikle Türkiye ile sınır,
kültür ve dil birlikteliğinin olduğunu ve daha çok bu ülkelerden Türkiye’ye
geldiklerini hatırlatarak, “Özellikle son yıllarda, Afrika kıtası açısından
da Türkiye bir cazibe merkezi haline gelmektedir. Bir sonraki aşamada ülke
olarak, sahip olduğumuz dinamizmi kaybetmeden hem Avrupa ve Amerika
kıtalarından hem de Uzak Doğu’dan, özellikle Çin, Hindistan ve Güney Kore
gibi ülkelerden nitelikli öğrenci ve araştırmacı çekmeliyiz.” dedi.
Çalıştaydan çıkacak sonuçların yükseköğretim sistemine ve ülkeye faydalı
olmasını dileyen YÖK Başkanı Özvar, çalıştaydan uluslararasılaşma
kapsamındaki tüm konularda çıktılar beklediklerini sözlerine ekledi.
Açılış konuşmasının ardından üç farklı çalışma grubu halinde üç oturumdan
oluşan Çalıştay programına geçildi.