Yeni YÖK Olarak Eşitlikçi Bir Yükseköğretim İçin Kararlar Almaya,
Sosyal Adalet ve Fırsat Eşitliği İçin İstismar Kapılarını Kapatmaya
Devam Ediyoruz
İmtiyazın Tek Kaynağı Başarı ve Nitelik Olmalı
17 Nisan 2021
Bilindiği gibi öğrencilerimizin, kayıtlı oldukları yükseköğretim
kurumundaki eğitimlerini isteğe bağlı olarak veya zorunlu sebeplerle “belli
bir süre dahilinde” başka bir yükseköğretim kurumunda “özel öğrenci”
sıfatıyla sürdürmeleri mümkündür. Öğrencilerimize farklı yükseköğretim
kültürü kazandıracağı, kişisel gelişimlerine katkı sağlayacağı için bu yol
doğrudur ve önemlidir. Bundan başka zaman zaman öğrencilerimizin sonradan
ortaya çıkan sağlık sorunları veya maruz kaldığı fiiller (darp, şiddet vs)
sebebiyle aynı yükseköğretim kurumunda eğitimlerine devam etmeleri de
mümkün olmayabilir. Bu öğrencilerimiz için de özel öğrencilik önemli bir
fırsat kapısıdır.
Ancak özel öğrencilik istisnai bir yoldur, “tüm lisans eğitimi
süresince kullanılacak bir yol ve istismar kapısı” değildir.
Aksi halde puan üstünlüğü/başarı esası ile yerleştirme yapıldığından,
sosyal adalet ve fırsat eşitliği ilkesi ihlal edilecek, kamu vicdanı
zedelenecektir.
Yükseköğretim çağındaki tüm adaylarımız için üniversitelere giriş ve
yerleştirme işlemlerinde “sosyal adalet, fırsat eşitliği ile eşitlikçilik”
vazgeçilmez ilkelerimizdir ve herhangi bir yolla bu ilkelerin dolanımına
müsaade etmeyeceğiz. Maalesef, bazı öğrencilerimiz, üniversite sınavında
yeterli puana alamadıklarından dolayı yerleşemedikleri üniversitelere,
farklı şehirlerde bulunan ve puanı çok düşük üniversitelerin aynı
programına yerleşip daha sonra “özel öğrenci” sıfatıyla gelip
okuyabilmekte, yani başarıları yetmediği halde (diplomasını almamakla
birlikte) istedikleri illerdeki, istedikleri üniversitede bütün
eğitimlerini alabilme imkanına sahip olmaktadırlar. Bu olumsuz örneklerin
yurt içinde olduğu kadar yurt dışını kapsar şekilde genişletilmesi de ne
yazık ki söz konusudur. Ülkemizde bir yükseköğretim kurumunu kazanamayan
öğrencinin yurt dışındaki bir yükseköğretim kurumuna yerleştikten sonra
eğitim ve öğretiminin “bütününü” “özel öğrenci” sıfatıyla ülkemizdeki bir
yükseköğretim kurumunda devam ettirmesi, sosyal adalet ve fırsat eşitliği
ilkeleriyle bağdaştırılamaz. Bu uygulamalardan anlaşılacağı üzere özel
öğrencilik imkanı, bir istismar yoluna dönüşmeye başlamıştır.
Haklı ve insani sebeplere dayanan bu istisnai yolun, “amacına uygun
kullanımını” temin etmek üzere özel öğrenciliğin süresi sınırlandırılmış;
bununla birlikte sağlık, darp şiddet gibi öğrencinin kayıtlı olduğu
yükseköğretim kurumunda eğitimini sürdürmesinin beklenemeyeceği hallerde
sürenin uzatılabilmesi de hükme bağlanmıştır.
Yeni YÖK olarak, sosyal adalet ve fırsat eşitliğine önem veriyoruz. Bu ilke
doğrultusunda eyleme dönüşen güçlü bir irade ortaya koyuyor ve istismar
kapılarını tek tek kapatıyoruz. Bu yöndeki kararlarımıza devam edeceğiz.
Gençlerimiz için “tek imtiyazın başarı ve nitelik olduğu eşitlikçi bir
yükseköğretim sistemi inşa etme yolunda” adımlar atıyoruz.
Devamı gelecek….
Kamuoyuna saygı ile duyurulur….
Yükseköğretim Kurulu