ARAŞTIRMA VE ADAY ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTELERİNİN İKİ YILLIK PERFORMANSLARI
AÇIKLANDI
16 Ekim 2019 / Ankara
YÖK tarafından yükseköğretime çeşitliliği getiren “Misyon Farklılaşması ve
İhtisaslaşma Projesi” kapsamında belirlenen “Araştırma ve Aday Araştırma
Üniversiteleri” 26 Eylül 2017 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde
düzenlenen 2017-2018 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde Cumhurbaşkanımız Sayın
Recep Tayyip Erdoğan tarafından ilan edilmiştir.
Bu proje kapsamında yer alan üniversitelerimizin performansları
Yükseköğretim Kurulu bünyesinde oluşturulan İzleme ve Değerlendirme
Komisyonu tarafından belirlenen kriterler çerçevesinde yıllık olarak takip
edilmektedir.
Bu kapsamda YÖK’te “Araştırma ve Aday Araştırma Üniversiteleri 2017 ve 2018
Yılları Performans İzleme ve Değerlendirme Sonuçları”nın açıklandığı bir
toplantı gerçekleştirildi.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. M.A. Yekta Saraç’ın başkanlığında
gerçekleştirilen toplantıya, YÖK Üyeleri ile Araştırma / Aday Araştırma
Üniversitelerinin Rektörleri ve ilgili Rektör Yardımcıları katıldı.
Toplantının açılışında konuşan YÖK Başkanı Saraç, “Yeni YÖK” olarak ana
projelerimizden birinin Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi
olduğunu belirterek araştırma üniversiteleri ve bölgesel kalkınma odaklı
üniversiteler olmak üzere iki koldan yürüttüklerinin altını çizdi.
Yükseköğretim kurumlarının daha şeffaf, hesap verebilir ve her düzeyde daha
fazla sorumluluk almaları gerektiğini dile getiren Başkan Saraç, bu
bağlamdan olmak üzere proje kapsamında yer alan üniversitelerimizin
performanslarının Yükseköğretim Kurulu bünyesinde oluşturulan İzleme ve
Değerlendirme Komisyonu tarafından belirlenen kriterler çerçevesinde yıllık
olarak takip edildiğini ifade etti.
On Birinci Kalkınma Planında Araştırma Üniversiteleriyle ilgili 4 politika
tedbirinin yer aldığını söyleyen YÖK Başkanı Saraç, Araştırma
üniversitelerinin yetkinlikleri göz önünde bulundurularak öncelikli
sektörlerle eşleştirilmeleri sağlanmasının hedeflendiğini belirtti.
Üniversitelerin, yüksek katma değerli üretimi destekleyecek nitelikte Ar-Ge
ve yenilik faaliyetleri gerçekleştirebilmeleri için mevzuat
hazırladıklarına dikkat çeken Başkan Saraç, Araştırma Üniversitelerinde
doktora sonrası sözleşmeli araştırmacı istihdamının artırılarak araştırmacı
kadrosu tahsis edileceğini aktardı.
Kalkınma Planı’nda dünya akademik başarı sıralamalarında 2023 yılı
itibarıyla en az iki üniversitemizin ilk 100’e ve en az beş üniversitemizin
de ilk 500’e girmesine ilişkin hususun yer aldığını sözlerine ekleyen YÖK
Başkanı “Araştırma üniversiteleri öncelikli olmak üzere bu hedefe ulaşma
potansiyeli yüksek üniversitelerimiz belirlenecek ve tespit edilecek bu
üniversitelerimize 5 yıl süreyle özel destek programı uygulanacaktır.” diye
konuştu.
YÖK Başkanı Saraç’ın toplantıda yaptığı konuşmanın metni için tıklayınız.
Başkan Saraç’ın ardından YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Naci Gündoğan
“Araştırma ve Aday Araştırma Üniversitelerinin 2017 ve 2018 Yılları
Performans İzleme ve Değerlendirme Sonuçları”nı içeren sunumu
gerçekleştirdi.
3 ana başlık altındaki 33 göstergeye göre performans değerlendirmesi
yapıldı
Bu yıl içerisinde ilgili üniversitelerimizden talep edilen 2017 ve 2018
yılı verilerini içeren raporlar üzerinde yapılan doğrulamalar ve
kıyaslamalı analizler sonucunda 11 Araştırma ve 5 Aday Araştırma
Üniversitesinin performans değerlendirmesi yapılmıştır.
Araştırma Üniversiteleri Performans İzleme Endeksi ile Araştırma ve Aday
Araştırma Üniversiteleri “Araştırma Kapasitesi”,“Araştırma Kalitesi” ve“Etkileşim ve İşbirliği” olmak üzere 3 başlık altında toplam 33 göstergeye
göre sıralanmıştır.
Birinci başlık, “Araştırma Kapasitesi” başlığı
değerlendirilirken; üniversitede bulunan bilimsel yayın sayısı, atıf
sayısı, ulusal proje sayısı, ulusal projelerden elde edilen fon tutarı,
uluslararası proje fon tutarı, ulusal ve uluslararası patent başvuru
sayısı, ulusal patent belge sayısı, uluslararası patent belge sayısı,
faydalı model/endüstriyel tasarım belge sayısı, doktora mezun sayısı ve
doktora öğrenci sayısına bakılmıştır.
İkinci başlık olan “Araştırma Kalitesi” boyutunda; Incites
dergi etki değerinde %50’lik dilime giren bilimsel yayın oranı, Incites
dergi etki değerinde %10’luk dilime giren bilimsel yayın oranı, ulusal
bilim ödülü sayısı, öğretim üyesi firma sayısı, öğrenci/mezun firma sayısı,
YÖK 100/2000 Doktora Burs Programı öğrenci sayısı, TÜBİTAK 2244 Sanayi
Doktora Programı öğrenci sayısı, TÜBİTAK 1004 Teknoloji Platformu Projesi
kapsamında alınan fon tutarı, bilimsel yayınların ve tezlerin açık erişim
yüzdesi, dünya akademik genel başarı sıralamalarında ilk 500'e girme sayısı
ve akredite edilmiş program sayısı göstergeleri dikkate alınmıştır.
“Etkileşim ve İşbirliği”
başlığında ele alınan üçüncü boyutta ise; üniversite-üniversite işbirlikli
yayın oranı, üniversite-sanayi işbirlikli yayın oranı, uluslararası
işbirlikli yayın oranı, üniversite-sanayi işbirlikli patent belge sayısı,
uluslararası işbirlikli patent belge sayısı, kamu fonları kapsamında
üniversite-sanayi işbirlikli Ar-Ge ve yenilik projelerinden alınan fon
tutarının ilgili proje sayısına oranı, kontratlı üniversite-sanayi
işbirlikli Ar-Ge ve yenilik projelerinden alınan fon tutarının ilgili proje
sayısına oranı, uluslararası öğrenci oranı, uluslararası öğretim üyesi
oranı ve dolaşımdaki öğretim üyesi/öğrenci sayısı göstergeleri dikkate
alınmıştır.
Değerlendirme sürecinde dış paydaşların görüş ve önerileri de alındı
Araştırma Üniversiteleri Performans İzleme Endeksi veri toplama sürecine
Araştırma ve Aday Araştırma Üniversitelerimiz, TÜBİTAK, Hazine ve Maliye
Bakanlığı, Türk Patent ve Marka Kurumu ve Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik
Programları Merkezi Başkanlığı katkı sağlamıştır. Diğer bir ifade ile YÖK
bu değerlendirme sürecini paydaşlarının görüşlerini ve önerilerini alarak
sürdürmektedir.
Proje kapsamındaki üniversitelerin ilk iki yıldaki performansları
Oluşturulan endeks kapsamında yapılan değerlendirmeler sonucunda Araştırma
ve Aday Araştırma Üniversitelerimizin “2017 ve 2018 yılı” performanslarına göre aşağıdaki gibi
sıralanmıştır.

* Aday Araştırma Üniversitesi
Performanslarda bir önceki yıla göre artış gözlemlenmekte
Değerlendirme sonuçlarına göre programda yer alan üniversitelerin
performansının bir önceki yıla göre önemli ölçüde yükseldiği görülmektedir.
Performansı en yüksek ilk 5 üniversitemiz de değerlendirme yapılan her iki
yıldaki konumlarını korumuşlardır.
Buna göre performansı en yüksek üniversitelerimiz: Orta Doğu Teknik
Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü,
İstanbul Teknik Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi şeklinde
sıralanmıştır.
Performansı en yüksek ilk 5 araştırma üniversitesine ilave araştırma
ödeneği
Araştırma üniversitelerimizin 2017 ve 2018 performanslarına göre yapılan
sıralamada ilk 5’te yer alan Araştırma Üniversitemizin teknolojik araştırma
sektörü ödeneklerinde araştırma fonksiyonuna ilişkin farkındalık oluşturmak
ve konuya en üst düzeyde verilen önemi göstermek için teşvik ve takdir
niteliğinde bir ilave ödenek bu üniversitelerin bütçelerine konulmuştur.
Proje kapsamında Araştırma ve Aday Araştırma üniversitelerine sağlanan
başlıca ilave imkânlar
Kadro Tahsisi:
Araştırma ve Aday Araştırma Üniversitelerine YÖK tarafından kadro desteği
sağlanmış, 2018 yılı içerisinde Araştırma Üniversitelerine 20’şer; Aday
Araştırma Üniversiteleri’ne 10’ar olmak üzere toplam 270 ilave Araştırma
Görevlisi kadrosu tahsis edilmiştir. Bu bağlamda, Tıp Fakültesi olan
Araştırma ve Aday Araştırma Üniversitelerine de yine 5’er adet olmak üzere
toplam 45 adet ilave atama izni verilmiştir.
Yurt Dışında Doktora Eğitimi:
Milli Eğitim Bakanlığımız ile koordine bir şekilde yürütülmekte olan "MEB
Yurt Dışı Lisansüstü Öğrenim Bursluluk Programı (YLSY)" aracılığıyla
Araştırma Üniversiteleri adına kaç kişinin yurt dışında eğitim göreceği
bilgisi 2018 YLSY Kılavuzunda yayınlanmış ve bu kapsamda Araştırma
Üniversiteleri ve Aday Araştırma Üniversitelerine toplam 272 kontenjan
verilmiştir. 2019 YLSY Kılavuzunda ise üniversitelere tahsis edilen 400
kontenjandan 136’sı Araştırma Üniversiteleri ve Aday Araştırma
Üniversitelerine tahsis edilmiştir.
TÜBİTAK Destekleri:
Bunlara ek olarak ilk defa 2018 yılında TÜBİTAK tarafından “Mükemmeliyet
Merkezi Destek Programı” kapsamında Araştırma ve Aday Araştırma
Üniversiteleri önceliğinde çağrıya çıkılmış ve başvuruda bulunan Araştırma
ve Aday Araştırma Üniversiteleri desteklenmiştir.
Ayrıca 2019 yılında, TÜBİTAK tarafından üniversitelerin araştırma
performansına dayalı olarak belirlenen kurum hissesi oranlarında, Araştırma
ve Aday Araştırma Üniversitelerine yönelik özel bir istisna tanımlanmış ve
proje bütçelerine ek olarak kurum hissesinin en yüksek dilimi olan %50
oranında kurum hissesi verilmiştir.
Türk Yükseköğretiminde “Şeffaflık” ve “rekabeti” çok önemsiyoruz
YÖK olarak Türk Yükseköğretim Sistemine kazandırılan “çeşitlilik” amacının
hedefine ulaşmasında en büyük rol, misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma
projesine düşmektedir. Bu projenin başarıya ulaşmasında en büyük etken ise
“şeffaflık” olarak belirlenmiştir. Bütün verilerin analitik bir tarzda
kamuoyu ile paylaşılması üniversiteleri akademik çıktılara dayalı rekabet
ortamında birbirleriyle yarışmaları sonucunu doğurmaktadır.
YÖK olarak iki kanalda yürüyen çeşitlilik, bilindiği üzere “araştırma
üniversiteleri”, “bölgesel kalkınma odaklı üniversiteler ve ihtisaslaşma”
kategorilerinde sürdürülmektedir. Bu süreçlerde belirlenen üniversiteler
için “araştırma üniversitesi” unvanının ilanihaye taşınılacak bir etiket
olmayacağı bu proje kamuoyuna tanıtılırken açıklanmıştı.
Her yıl araştırma üniversitelerinin performanslarına dair raporlar kamuoyu
ile paylaşılırken aynı zamanda üç yılın sonunda bazı üniversitelerin;
(a)
Düşük performansları dolayısıyla araştırma üniversitesi vasfını
kaybedebileceği,
(b)
Aday araştırma üniversitesi iken üstün performansları dolayısıyla üste
çıkabileceği,
(c)
Aday araştırma üniversitesi olmadığı halde adaylığa talip olanların
performanslarına göre aday araştırma üniversitesi olabileceği,
bir süreç kurgulanmıştır.
Bu kurguda araştırma üniversitesi ve aday araştırma üniversitesi sayısında
herhangi bir artış yapılmayacak, bulunduğu pozisyonu koruyan, kaybeden ve
kaybedilen pozisyonlara yükselen yeni üniversiteler olacaktır.
Yeni YÖK olarak, Türk Yüksek Öğretiminin memleketimizin kalkınmasına ve
bilime katkısı için “şeffaflık” ve “rekabet”in çok önemli olduğuna inanıyoruz.